English | Turkish | |
---|---|---|
General | ||
General | bounce back n. | (yenilgi sonrası) toparlanma |
General | bounce back n. | yankı |
General | bounce back n. | yansıma |
General | bounce back n. | geri dönme |
General | bounce back v. | kendini toparlamak |
General | bounce back v. | kendini toplamak |
General | bounce back v. | iyileşmek |
General | bounce back v. | durumu iyiye gitmek |
Phrasals | ||
Phrasals | bounce back v. | zıplayarak geri dönmek |
Phrasals | bounce back v. | geri sekmek |
Phrasals | bounce back v. | sekerek geri gelmek |
English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | bounce (something) back and forth v. | seçenekler arasında gidip gelmek | ||
Phrasals | bounce (something) back and forth v. | seçenekler arasında kalmak | ||
Phrasals | bounce something back and forth v. | bir şeyi ileri geri sektirmek | ||
Phrasals | bounce something back and forth v. | bir şeyi iki kişi kendi arasında sektirmek | ||
Phrasals | bounce something back and forth v. | bir şeyi bir o tarafa bir bu tarafa sektirmek | ||
Phrasals | bounce something back and forth v. | bir şeyi arada sektirmek | ||
Phrasals | bounce something back and forth v. | bir fikri ele almak | ||
Phrasals | bounce back and forth v. | seçenekler arasında gidip gelmek | ||
Phrasals | bounce back and forth v. | seçenekler arasında kalmak | ||
Phrasals | bounce back and forth v. | ileri geri sektirmek | ||
Phrasals | bounce back and forth v. | arada sektirmek | ||
Phrasals | bounce back and forth v. | fikri ele almak | ||
Phrasals | bounce back and forth v. | fikir tokuşturmak | ||
Idioms | ||||
Idioms | bounce something back and forth v. | fikir tokuşturmak |